Panik atak bireyin yoğun korku ve rahatsızlık hissettiği ani ve şiddetli bir duygusal durumdur. Sağlık sorunları nedeniyle birçok kişi acillere başvurmakta ve gerekli kontrollerin ardından fiziksel bir sorun olmadığı saptanmaktadır. Panik atak profesyonel destek almak isteyen bireylerde en fazla görülen sorunlar arasında yer aldığı için sizlere bu konuda bilgi vermek istiyoruz.
İçerik Başlıkları
Panik Atak Nedir?
Panik atak nedir ve belirtileri nelerdir konusu toplumumuzda çok önemli bir yere sahiptir. Çünkü panik atak belirtileri maalesef kalp krizi gibi ciddi rahatsızlıklarla karıştırılmaktadır. Bu ataklar genellikle birkaç dakika sürer ve beklenmedik bir şekilde ortaya çıkar. Panik atak sırasında yaşanan fiziksel ve duygusal belirtiler o kadar yoğun olabilir ki, kişiler kendilerini ciddi bir sağlık problemi yaşıyor gibi hissedebilirler.
Panik ataklar sadece yaşandığı anlarda değil, uzun vadede de bireylerin yaşam kalitesini etkileyebilir. Sürekli atak geçirme korkusu, kaçınma davranışlarına yol açabilir; bu da sosyal izolasyona, iş veya okul performansında düşüşlere ve genel bir yaşam memnuniyetsizliğine neden olabilir. Aynı zamanda geniş bir anksiyete bozuklukları spektrumunun bir parçasıdır. Anksiyete, endişe ve korkunun sürekli ve aşırı hale geldiği bir durumdur. Panik atak, anksiyetenin en yoğun ve akut formudur ve genellikle bireyin günlük işlevselliğini ciddi şekilde etkilemektedir.
Panik Atak Neden Olur?
Panik atak neden olur ya da risk faktörleri nelerdir bu konu üzerinde de ayrıca durulmalıdır. Panik ataklar, genellikle beklenmedik bir şekilde ortaya çıkar ve bireyi yoğun korku ya da rahatsızlık hissiyle baş başa bırakır. Bu atakların kesin nedeni her zaman açık olmasa da araştırmalar bir dizi faktörün etkili olabileceğini göstermektedir. Genel olarak panik atağın nedenleri aşağıdaki gibidir:
Genetik Yatkınlık
Panik ataklar ve panik bozukluk, aile içinde yaygın görülebilir, bu da genetik bir yatkınlığın olabileceğine işaret eder. Araştırmalar, bu durumun aile üyeleri arasında geçebileceğini, ancak genetik faktörlerin tek başına panik ataklara neden olmadığını göstermektedir.
Beyin Kimyası ve Fonksiyonları
Beynin belirli alanlarının ve nörotransmitterlerin (beyin kimyasalları) işlev bozuklukları, panik ataklarla ilişkilendirilmiştir. Özellikle serotonin, noradrenalin ve gamma-aminobütirik asit (GABA) gibi nörotransmitterlerin dengesizlikleri, anksiyete ve panik ataklarla bağlantılıdır.
Çevresel Faktörler ve Stres
Yaşam olayları, stresli yaşam dönemleri ve travmatik deneyimler de panik atak riskini artırabilir. Örneğin, ailedeki bir kayıp, işsizlik, evlilik veya ilişki sorunları gibi stresli olaylar, panik atakları tetikleyebilir.
Anksiyete ve Diğer Psikolojik Durumlar
Anksiyete bozuklukları, özellikle de sosyal anksiyete bozukluğu ve özgül fobiler gibi durumlar, panik ataklara yatkınlığı artırabilir. Ayrıca, depresyon ve diğer ruh sağlığı sorunları da panik atak riskini artırabilir.
Yaşam Tarzı ve Davranışsal Faktörler
Kafein, alkol ve sigara kullanımı gibi belirli yaşam tarzı seçimleri, panik atakların tetiklenmesine neden olabilir. Aşırı stres ve yetersiz uyku da panik ataklara zemin hazırlayabilir.
Panik Atak Belirtileri Nelerdir?
Panik atak belirtileri genellikle aniden başlamakta ve ortalama 10 ila 30 dakika arasında sürmektedir. Aşağıda, panik atak sırasında en sık rastlanan belirtilerden bazıları:
- Panik atak sırasında kalp hızlı ve güçlü bir şekilde çarpmaya başlar.
- Ani ve şiddetli terleme, panik atakların yaygın bir belirtisidir.
- Vücut kontrolsüz bir şekilde titreyebilir veya sarsılabilir.
- Solunum zorluğu çekmek veya nefes alamıyormuş gibi hissetmek.
- Göğüste sıkışma, ağrı veya ciddi rahatsızlık hissi.
- Dengesizlik, baş dönmesi veya bayılma hissi.
- Mide bulantısı veya karında rahatsızlık hissi.
- Vücut ısısında ani değişiklikler hissetme.
- Ellerde, ayaklarda veya yüzde uyuşma veya karıncalanma.
- Ölecekmiş veya kontrolünü kaybedecekmiş gibi güçlü bir korku hissi.
- Kendini veya çevresini gerçek dışı olarak algılama.
- Kendi davranışlarını kontrol edememe veya çılgına dönme korkusu.
- Panik atak sırasında, bireyler aynı zamanda güçlü bir kaçma isteği hissedebilirler. Bu, yaşanan yoğun korku ve rahatsızlık hissinden kurtulma çabası olarak ortaya çıkar.
Panik Atak ve Panik Bozukluk Arasındaki Farklar
Panik atak ve panik bozukluk sıkça karıştırılan iki terimdir, ancak aralarında önemli farklar vardır. Her iki durum da bireylerde yoğun korku ve rahatsızlık hissi yaratırken, anahtar farkları tanımak, doğru tanı ve tedavi yöntemlerini belirlemede kritik öneme sahiptir. Panik atak ve panik bozukluk arasındaki temel farklar aşağıdaki gibidir:
- Panik atak, tek başına bir olaydır ve herkesin hayatında en az bir kez yaşayabileceği bir durum olabilir. Panik bozukluğu ise tekrarlayan panik ataklar ve bu ataklar arasında sürekli bir endişe durumu ile karakterizedir.
- Panik bozukluğunda, gelecekteki panik ataklardan duyulan korku ve kaygı önemli bir özelliktir. Panik ataklardan sonra bireyler, atakların tekrarlanacağı endişesiyle belirli yerlerden veya durumlardan kaçınabilir.
- Panik bozukluğu olan bireyler, panik ataklardan korktukları için günlük yaşam tarzlarında önemli değişiklikler yapabilirler. Bu, işe gitmeme, sosyal etkinliklerden kaçınma veya seyahat etmeme gibi davranışları içerebilmektedir.
Panik Atak Nasıl Geçer? Tedavi Seçenekleri
Panik atak tedavisi için sıklıkla psikoterapi uygulamaları tercih edilir. Özellikle Bilişsel Davranışçı Terapi panik atakların ve panik bozukluğun tedavisinde en etkili psikoterapi yöntemlerinden biridir. BDT, negatif düşünce kalıplarını ve bu düşüncelerin yol açtığı davranışları tanımlamayı ve değiştirmeyi amaçlar. Bazı panik atak hastalarında ek olarak ilaç tedavisine başvurulabilmektedir. Tüm bunların yanı sıra panik atak nasıl geçer merak eden kişilere mutlaka yaşam tarzı değişikliği yapmalarını önermekteyiz. Kafeini azaltmak, düzenli egzersiz yapmak ve uyku düzeninin değiştirilmesi gibi yaşam tarzı değişimlerine gidilmesi son derece önemlidir.